Violet
1337 yılı, İngiltere
Sussex.
Sevgili Matthew,
Seninle son görüşmemizin
üstünden 4 yıl 1 ay geçti. Seni özledim. Bensiz neler yaptığını çok merak
etmekle beraber, arkadaşın Hans bana birkaç şey anlattı. Duymamış olmak
istedim. Ama çok geç artık.
Bir kızla
birlikteymişsin. Aranızda ne geçti bilmiyorum ama yüzük taktığını duydum. Onu seviyor
musun? Hala beni düşünüyor musun? Çünkü ben düşünüyorum. O bana hayranlıkla
baktığın günler gözümün önüne geldikçe karamsarlaşıyorum. Kimseyi sevmedim
senden sonra. Herkes yalan geldi. Seni ürküttüm mü? Yanlış bir şey mi yaptım?
Kız kardeşim seni görmüş.
Elinde bir torba dolusu yiyecek varmış. Seni takip etmiş. Bizim evin altındaki
araziye kadar gitmiş sonrasında köpeklerden çekindiği için geri dönmüş. Nereye gitmiştin?
İçmeye mi? Bu aralar seni işçilerin arasında da görmüyorlarmış. Çalışmıyormuşsun.
O kız mı çalışıyor yoksa? Kim o? Beni hiç bu kadar üzeceğini düşünmezdim.
İlk konuştuğumuz
parmaklıklar hala duruyor. Evi yıktılar ama demir parmaklıklar hala aynı yerde.
Hatta kontrol ettim, isimlerimizin baş harflerini kazıdığımız ağaç da kesilmemiş.
Aşkımız hala yaşıyor ama senin kalbin taş gibi. Sanki volkanik bir taş. Ateş püskürüyorsun
ve sonra kaskatı kesiliyorsun. Çevrendeki herkesi bu döngüye alıp zarar
veriyorsun onlara. Ben bunu hak etmedim. Hiçbir kadın böyle bir muamele
tesirinde kalmamalı.
Ben kaybolmuş hissediyorum.
O eski aristokrat ruhum yavaş yavaş senin baskın altında tuz buz oluyor. Bana verdiğin
sözü tutacak mısın? Görüşmesek de sürecek bu ilişki? O kız sadece tek gecelik
biri mi? Yoksa benden vazgeçtiğinin bir kanıtı mı?
Şımarık olduğunu duydum
onun. Kendinin beğenmiş küstahın biriymiş. Aynı okulda okumuşuz fakat o benden
3 yaş büyükmüş. Dersleri ortalamaymış. Evet biliyorum her şeyi, sorguluyorum. Bende
ne noksan onda ne fazla diye.
Son sözüm şu ki, artık
tarafını belli et. Benimki de gönül, kime kayar bilemem. Senden yanıt
bekliyorum.
Kaskade
Comments
Post a Comment