Aptallar Günü
Bende ne bulduğunu anlamıyorum. Aslında aradığı kişi ben
değilim gibi geliyor. Karakterim ona yakın sayılmaz. Kapana kısılmış gibi
hissediyorum. Tuzak mı kurdular bana? Kendimi yetersiz hissediyorum. İğneyle kuyu
kazılmaz sanırım. O benden çok üstün gibi geliyor. Kendimi ona değer biri
olarak göremiyorum. Ben sadece küçük bir terzi parçasıyım sadece. O benim
müşterim olmasaydı onunla aynı havayı bile soluyamazdım muhtemelen. Benjamin çok
yetenekli bir insan. En başında o üniversite mezunu. Bense liseyi zar zor
okumuş bir kızım. Taşrada büyüdüğüm için de birçok konudan habersizim. Onunla kendimi
büyük hissediyorum. Sanki yaşım zaten 30 değilmiş gibi(!). Olgunluğum bir yaşlınınkine
erişiyor sanki. Çok büyük hedeflere sahip bir kadına dönüşüyorum. Neden bu
kadar statü farkı olmalı bilmiyorum. Kafamda çözümlemem gereken bir şeyler var.
O gün pembe kepenkli küçük terzi dükkanımı kapatmam gereken
saatten yarım saat geç oldu. Normalde 18.00 sularında biten işim bugün biraz
uzadı. Son parçayı erken teslim etmem gerekiyordu. Elimi çabuk tutup o gün
hallettim. 20.00 gibi de Benjamin beni evimin önünden alacaktı. Evime hiç
sokmadım onu. Nasıl bir hayat yaşadığımı görmesini istemedim. Bir oda bir salon
küçücük evimde daralırdı bence. Onun bakış açısından belki daha farklı
olabilirdi. Ama ben onu hep en kötü haliyle hayal etmeye çalıştım. Ömrüm boyunca
hep kendimi en kötüye hazırladım. Tıpkı annemin yaptığı gibi. O bütün ömrü boyunca
kıt kanaat geçindi ama hep yüzünde gülümsemesi baki kaldı. Ben tam bilmesem de
ölürken en son kahkaha atmış olması hep beni mutlu eder. Tanrı onu öteki dünyada
da mutlu eder umarım.
Eve geldiğimde 30 dakikalık bir hazırlanma zamanım vardı. Ben’in
hediye ettiği beyaz gece elbisesi ve indirimden aldığım güzel kırmızı
pabuçlarımla umarım yeterli övgüyü alabilirdim. Çünkü kendime güvenim yok
denecek kadar az. Ekmek kırıntısı miktarında falan. Her neyse, bende bir miktar
aşağılık komleksi varmış. Geçen gün Rita söyledi. O da bir arkadaşından duymuş.
Gazetede bir yazıda geçiyormuş. Garipsemedim doğrusu Rita’nın arkadaşları
bilgilidir. Görgüleri bizden iyidir çünkü Rita iyi yerlerde çalışır. Kendisi
temizlikçilik yapıyor. Benim aşağımdaki lüks mahallede. Aslında maaşı da iyi
ama ben kendi evimi bile temizlemeyi sevmezken başkalarına nasıl yardım ederim
ki?
Ben geldi. Camdan bakmadan geldiğini arabanın motor sesinden
çaktım. Arabası aşırı konforlu. Kendisinin çok ünlü olmayan ama yükselen bir avukat
olduğundan bahsetmiş miydim? Her gün davalardan davalara koşmasa da büyük denebilecek
davalara bakıyor. Evet evet doğru duydunuz. Bu konuda aşırı şanslıyım. Hemen isli
perdeyi çekip tekrardan kontrol ettim. Evden alelacele çıktım ve apar topar kapıyı
kilitledim. Merdivenleri sakin sakin çıkmaya çalıştım. Ama olmuyordu, eteklerim
zil çalıyordu.
Apartmanın kapısından çıktım. Hemen arabadan inen Ben,
harika görünüyordu. Sıcak sarılmanın ardından arabanın kapısını açtı. Tam bir beyefendiydi
her zamanki gibi. Umarım beni seviyordur gerçekten. Bana acımıyordur. Bu düşünceler
kafamda dalgalanırken, o aşırı seksi bakışıyla bana bir gülümsedi. Ben eridim. Ve
konuşma süregeldi. ‘Nasıldı bugün Ben, çok yoruldun mu işte?’ ‘Yok tatlım her
şey tıkırında. Hatta çok önemli bir konuda benim danışmanlığımı kullanmak
istiyorlar.’ ‘Çok sevindim tatlım.’ Her şey normaldi. Ta ki o ana kadar. ‘Lisa,
sana bir şey söylemem gerek. Senden çok özür diliyorum ama ben dayanamayacağım
artık’ ‘Sorun nedir?’ ‘Ben evliyim Lisa, 3 çocuğum var. Seninle birlikte olmamın
nedenini söyleyemem.’ Kafamdan aşağı kaynar sular boşanmış gibi oldu. Tepkisiz
kaldım. Bana nasıl yapardı bunu. Depresyondaydım zaten, bir kere ben 3 aydır 2
kilo verdim onun farkına varmadı diye ağlayan biriyim. Her gün tartılıyorum. Bir
kere benim tansiyonum var. İntihar düşünceleri kafamda tur atıyor. Bunun üzerine
arabanın kapısını açıp kendimi aşağı bıraktım.
Kendime geldiğimde bir ışık vardı. Sanırım ölmüştüm. Yok kız
doktorun ışığıymış. Ve Benjamin mi o? ‘Lisa sana şaka yapmıştım. Bugün 1 Nisan.
Bu kadar abartacağını bilseydim evlilik teklifini ilk olarak yapardım. Tam
tersi tuhaf olurdu diye yapmadım.’
Comments
Post a Comment